Annemin son uçuşu
Yazan: Özkartal Mehmet Tevfik 26 Aralık 2014
Kategori: Bir Ömür dört Yaşam
21 Aralık 2014 TK 2565 20,30 Dalaman İstanbul Annemin son uçuşundaki uçuş numarası ve saati. Aslında geriye dönüp baktığımda Annem tüm yaşamında bu son uçuşunun dışında üç kere uçakla seyahat etmişti.
Uçak ile ilk yolculuğu, İstanbul Nürnberg İstanbul’du. İkinci uçuşu İstanbul Kıbrıs İstanbul Üçüncüsü İstanbul Dalaman İstanbul’du. Ve kader Annemin bu son dördüncü uçuşunda tek yön Dalaman İstanbul olarak uçması için örmüştü ağlarını. Tabutunu İstanbul THY kargo binasından teslim alıp Karaca Ahmet mezarlığının morguna getirdiğimde gün pazartesiye dönmüş saat 01,30 u gösteriyordu. Annemin na’şını morga yerleştirebilmek için tabuttan çıkartmamız gerekti. Eğreti kapatılmış tabutun kapağını kaldırdığımda gördüğüm manzara kendimi kaybetmeme yetti de artı bile ’’EMPATİ Bakımevi ve Rehabilitasyon merkezi. ’’Annemin üzerindeki bluz ve ayağındaki pijamasını görür görmez 16.12.2014 tarihinden bu güne kadar kıyafetlerinin değiştirilmediğinin farkına vardım. Annem Bakımevinde vefat ettikten sonra üzerindeki kıyafetleri hatta bezini bile çıkartma gereğini duymadan olduğu gibi hasta hanenin morguna ve daha sonra da kapağı bile kapanmayan bir tabuta koyarak İstanbul’a göndermişlerdi.
Ölmüşüne saygılı olmayan insan yaşayan insana da saygılı olamaz der Avrupalılar. Beklide gusülhanede yıkanana kadar aileden Bir’inin cenazeyi görebileceğini düşünmediler. İsmi Empati olan bu bakım evini işletenlere bu gün basit bir tavsiyede bulunmalıyım. Lütfen benimle Empati yapınız yerimde olsaydınız ne yapardınız. 21.Kasım 2014 günü bakım evinize teslim ettiğim annemin bakımsızlıktan vefat ettiğine inanacağım neredeyse. Cenazesine bile saygı gösterememişken yaşayan bir hastanıza kim bilir nasıl baktınız ki 16 Aralıkta ziyaret ettiğim annemin kıyafetleri vefat ettiği gün yani 19.12.2014 23,45 ve Fethiye Devlet hastahanesine gönderildiği 20.12.2014 tarihinden başlayarak 21.12. tarihinde, Annemin Naşı’nın üzerindeki kıyafetler ile bire bir aynıydı. Öylesine aynıydı ki öptüğüm ellerinin duruş şekli bile 16 Aralıkta nasıl duruyorsa 21 Aralıkta da aynı duruyordu. Altına sermiş oldukları çarşafın pisliğinden ise bahis etmeye utanıyorum.
Son ziyaretimde Annemin küskün bakışlarının ne anlam ifade ettiğini şimdi daha iyi anlayabiliyorum.
Güngör Ağabeyim Anneme artık evde bakılamayacağını Profesyonel bakıma ihtiyacı olduğunu söylediğinde doğru gibi gelmişti. Sonuçta Avrupa’da bu tür bakım evlerinde yaşlı insanlar çok daha güzel daha iyi şartlarda bakılabiliyordu. Ağabeyimin Empati Bakım evi ve Rehabilitasyon merkezi hakkında da çok iyi şeylerden bahis etmesi hatta kayın validesinin bile aynı bakım evinde olması böyle bir karar vermemi kolaylaştırmıştı.
Sonuçta Ağabeyimde annemin iyiliğini istiyordu. İkimizinde gözden kaçırdığı küçük bir detay; Ülkemizde Profesyonel hasta Bakıcısı’nın olmadığı gerçeği idi. Bir de buna sevgisizliği ilave edersek Annemin bize değil sadece yaşama küstüğünü şimdi anlayabiliyorum. İlk üç hafta içerisinde Telefonlarımıza mutlu olduğuna dair cevaplar veren Annem aslında bizleri kandırıyor, Babama kavuşma arzusu ile yanıp tutuşuyor her türlü gıda ve su alımına karşı çıkıyordu. Mahitap hanım Güzel anam huzur içinde Ziya Bey’ine kavuştun. Bundan sonraki yaşamında şekerinden bir daha ayrılmaman için dua etmekten başka bir şey gelmiyor elimden. Hani sana derdim ya Ziya bey seni istemiyor rahatı yerinde hurilerle keyif yapıyor diye. işte hepsi yalandı aslında bizi bırakmaman için uydurduğum küçük yalanlardı.
Gözleri açık giden anam en azından aramızdan ayrılışından üç gün önce helalliğini alabilmiş olmam acımı bir az olsun azaltıyor. Canım anam Ebedi istirahatgâhında huzur bulursun. Biliyorum sen nereye gidersen git nerede olursan ol gözlerin hep sevdiklerinin üzerinde olacak. Onların iyi olması için uzaklardan bile olsa çabalıyacaksın. Çünkü sen başka türlü yapamazsın. Hayır olmaz diyemezsin.
Sen tüm yaşamında üç oğluna sana ihtiyacı olan yakın akrabalarına hem evinde hemde kalbinde kocaman yerler açtın. Karşlıksız sevmenin nasıl bir şey olduğunu öğrettin bizlere. En azından kendim bu dersi iyi aldığıma inanıyordum. Ah anam nasıl olduda basiretim bağlanıp seni Fethiyedeki bakım evine bıraktım. Alıp Ayvalığa getirmedim. Şimdi keşkelerle yaşama zamanım. Keşke son nefesini verirken yanında olabiilseydim seni Babamın yanına dualarla ellerimle uğurluya biseydim.
Üç oğul bir sürü akraba sen bizleri eledin beledin büyüttün sevgiyle evine kalbine sığdırdın da biz seni hiç bir yere sığdıramadık be anam. Her zaman söylediğin gibi kavuştun şekerine umarım mutlusundur.
Anam kimselere haber veremediğimiz halde ne kadar çok sevenin olduğuna şahit oldum. Sevenlerin sağ olsunlar bizleri yanlız bırakmadılar. Şükürler olsun ki son görevimizi yerine getirirken hep yanımzdaydılar her şey tam istediğin gibi oldu Anam. Seni yerine yerleştirdikten sonra Ablamın evi doldu taştı. İstediğin gibi herkesin tatlısıyla tuzlusuyla karnı doydu dualarla yolculuğunda eşlik etmeye çalıştılar. Benmi? benim de dualarım Babam ve seninle.18 yıl aradan sonra çok istediğin Babama kavuştun. Huzur içinde ışıklarla dinlenin. Nasıl olsa günün birinde yanınıza geleceğim öyle senin gibi 18 yıl falan sürmez gelişim.
O kadar zaman sizi yanlız bırakamam. Babama da söyle bana kızmasın daha fazla tutamadım seni buralarda nede olsa arnavut inadın varya. İşte anacım şimdi sadece yokluğuna alışamaya çalışıyorum. Hüzünlüyüm öyle her dakika değilse bile aklıma düştüğünde mahsunlaşıyorum.
Sonçe oğlun
Mehmet Tevfik
zerrin kiyiskan tarafından 26 Aralık 2014 20:55 tarihinde
nur içinde yatsın…